Haber Admin

Haber Admin

19 Mayıs 2024 Pazar

İKİ LAFIN BELİNİ DOĞRULTALIM MI?

İKİ LAFIN BELİNİ DOĞRULTALIM MI?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

En güzel şiirlerin arkasına saklanmıştık üstelik…

En koyu demlerinden beslenmiştik  çayın…

Ne diyordu üstad Necip Fazıl ‘’beni bir ben bilirim bir de beni yaratan bana bir ben lazımım bir de beni anlayan’’…  Sahi niye yeri olsun ki yanımda beni anlamayanın? Diye sorduktan sonra hiç kendinize dönüp sorguladınız mı geçmişte ki kendinizi. Ya şu an şikayet ettiğiniz bir çok şeye aslında sebep siz iseniz!

Yürüyeceğim biraz, kemiğinize dayanan bıçakların keskinliğinde. Yüzleşeceğiz biraz, zamanında yok saydığınız ama şu an tokat gibi vuran yüreğinizi acıtan gerçeklere…

Bugün birçok insanın serzenişi haline gelen şey aşktan öte anlaşılabilme isteği.

‘’beni anlamıyor, Beni anlayamıyor, bana eskisi gibi bakmıyor, beni eskisi gibi dinlemiyor’’

Neden peki?  Ya siz bakıyor musunuz, anlıyor musunuz, dinliyor musunuz?

Ee etkiye tepki meselesi Nesrin hanım hep ben mi yapacağım diyenlerimiz, heybenizdeki her taşı kafa göz yarmak için kullanırsanız o etkiye tepkilerden aranızda bir duvar örülmemesi imkansız..

Hadi bir test yapalım;

Eşinizi, sevgilinizi, hayat ortağınızı alın karşınıza. 7 dakika birbirinizin gözlerine bakın. Hiç konuşmadan sadece bakın. Zamanında içinizi titreten, kaybolduğunuz derinlikleri olan gözlere.

Ne düşündünüz o 7 dakika?

Bir an önce bitse de mesajlarıma dönsem, sosyal medyada biraz gezinip kafa dinlesem, yarın işe giderken ne giysem, birazdan çocuk ağlar şu işleri yetiştirsem, maç sonuçları n’oldu yaa, borsa da hangi hisseyi alsam/satsam, arkadaşlar grupta ne yazdı acaba bensiz ne muhabbetler dönmüştür, bilmemkim de kendine şunu almış, bilmem ne markası indirime girmişti biraz alışveriş yapsam bla bla bla bla….

Daha kötüleri var ‘’sevgilim yazdı mı acaba, napıyor ki şimdi bensiz’’

Kaç kişi karşındakinin gözlerine bakarken,  omzuna yaslamak istedi başını. Herşeyden herkesten öte gördü, baktığı gözleri. Ne değişti arkadaşlar, eskiden anneni/babanı gözünün görmediği günlerden ne eksildi? Zamanında içtiği içki, koktuğu sigara hatta kullandığı madde niye hafife alındı da, şimdi kocaman bir yük olup üstünüze çöktü. Gözlerine bakıp kaybolduğunuz kadın/adam, burnunuzun yetilerini nasıl kaybettirdi de şimdi mucizeyle hassasiyet kazandınız? Seninle biraz daha zaman geçirebilmek için iptal ettiği veya gitmediği maç tutkusu yeni mi oluştu sanıyorsunuz? Arkadaşlarıyla iki gecede bir bar/club/kahve gezen birini  siz mi değiştirdiniz de herşey istediğiniz gibi oldu. Elbette hayır. Sizinle mutlu, huzurlu olduğu  ve tahammülünün/becerilerinin yettiği  anlar diğerlerine tercih edilebilirdi.  Yüzleşemediğiniz egonuzla kabul edin hadi. Sizin için bırakır sandınız, siz değiştirirsiniz sandınız, sizin için herşeyi yapar sandınız. Sizin için kendini yeniden oluşturur sandınız hatta tüm tanrısal yeteneklerinizle siz onu baştan yaratırsınız sandınız.  Sonra bitti cicim ayları sıkıldı gönül bağları.

Öncelikle kabul etmemiz gereken bir şey var. Bunların hiçbiri aslında karşı tarafta arayış içine girdiğimiz eksiklikler  veya yanıldığımız şeyler değil. Kendimizi tanımamamızdan kaynaklanan veya kişisel gelişimini bir olgunluğa getirememiş bizlerin karşı tarafla tamamlanma çabası….

Renklerin bile 50 farklı tonu var biliyorsunuz değil mi? İkimizde mavi rengi seviyoruz ortak noktamız var diye başladığınız ilişki de biriniz gündüzün uçuk mavisine, diğeriniz gecenin lacivertine tutkun çıktı. Sonrası da büyük yorgunluklar. Zamanın ışıldayan çiftinden; gözlerinin feri sönmüş,  birbirinin beklentilerinden usanmış ve kaçak göçek zaman tüketir haller.

İster kadın olsun ister erkek, değişim süreci  özümsenerek kat edilmiyorsa karşı tarafın metazorik tavırlarına, manipülatif hallerine maruz kalarak girildiyse iki tarafta kırılır ve kırıldığı yerden keskinleşir.  Şunu unutmayalım, tanımamız gereken kişi kendimiziz. Kendini tanımayan karşısındakini hatmeylese neye yarar.

Bu konunun girizgahları o kadar fazla ki; ileride spesifik konu  ve gündemleri ele alırız belki 😉

Şimdi azınlıkta olsa diğer gerçeğe geçelim mi?  O yedi dakika, birbirlerinin gözlerine bakmaya doyamayan gözbebeklerinin her hareketinde aynı anıları hatırlayan ve  uzun zamanları beraber geçirmelerine rağmen birbirlerinin dinlencesi olmuş çiftlere.

Hadi kalkıp güzel bir film (tavsiyem Pride and Prejudice)açalım. Göğsüne yaslanmalarda eksik anı bırakmayalım.