17 Mayıs 2024 Cuma
News
Bandırma’da Sarıkamış Harekatı’nın 109. yılı anma etkinlikleri çerçevesinde, Ayyıldız Tepe’de yürüyüş yapıldı. Bandırma İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen Sarıkamış Şehitlerine ve Ecdada saygı yürüyüşü düzenlendi. Ayyıldız Tepe’de ilk olarak Bandırma’nın simgesi olan Son Kurşun anıtına kadar yürüyüş gerçekleşti. Burada şehitler için saygı duruşunda bulunuldu, günün anlam ve önemine binaen Milli Eğitim Müdürü Mutlu Aslan konuşma gerçekleştirdi. Aslan konuşmasında, ” Bugün buraya, 1. Dünya Savaşına girişimizle başlayan türlü felaketlerin son bulduğu Son Kurşun Anıtına, nam-ı diğer Ayyıldız Tepe’ye; 22 Aralık 1914’te başlayan Sarıkamış Harekâtında ve Kafkas Cephesinde şehadete yürüyen şehit ve gazi dedelerimizi anmak için toplanmış buluyoruz. Sarıkamış; tarihimizin en gamlı, en hüzünlü, en kederli sayfalarından biridir. Sarıkamış, Mehmetçiğin Yemen çöllerinden Allahüekber dağlarına yürüyüşünün kutlu ve hazin hikâyesidir. Kumandanlarından aldıkları her buyruğu adeta ilahi bir emir telakki ederek kar demeden kış demeden soğuk demeden buz demeden yerine getiren dedelerimiz günlerce üşüyerek, titreyerek ve nihayetinde donarak şehadete ermişler ve böylece mutlak zafere ulaşmışlardır. Zira milletimizin muhayyilesinde en büyük zafer şehadettir. Onların; tertemiz yürekleriyle, halis niyetleriyle karlı dağlar üzerinde attıkları her adım milletimize hayırlı neticeler doğurmuştur. Bu cephede 1918 yılına kadar fasılalarla devam eden çarpışmalar sonucunda imzalanan antlaşma ile tam kırk yıldır Rus işgalinde kalan Kars, Ardahan, Ağrı, Artvin vilayetlerimiz yeniden anavatana katılmışlardır. Yaşanan bu önemli kavuşmanın ardından bir büyük kucaklaşmanın daha gerçekleştiği bir başka coğrafya da bugün Kafkasya’nın parlayan yıldızı kardeş ülkemiz Azerbaycan’dır. Azerbaycan Türklerinin yardım çağrısı üzerine Osmanlı Askerleri ve Kafkasya Müslümanlarından gönüllülerin katılımıyla kurduğumuz Kafkas İslam Ordusu, 1918 Eylülünde Bakü’ye girerek Rus ve Ermeni Mezalimine son vermiştir. Cumhuriyetimizin 100. Yılını, yıl boyunca gerçekleştirdiğimiz törenlerle milletçe büyük bir coşkuyla kutladık. Cumhuriyetimizin ikinci asrını Türkiye Yüzyılı olarak ilan ettik. 21. Yüzyılın Türk yüzyılı olacağını da dünyaya gösterdik. Otuz yıldır Ermenilerin ve işbirlikçilerinin işgali altında kalan kırk asırlık Türk yurdunu, Dağlık Karabağ’ı “Bir Millet İki Devlet” şiarıyla el ele vererek azad eyledik. Atalarımızın yarım kalan hayallerini bu anlamda gerçekleştirmiş olduk. Bugün örgütlenmesi devam etmekte olan Türk Devletler Teşkilatının teşekkülü, bu mücadelemizin 1914’te de 1918’de de bitmediğinin, bugün de devam ettiğinin göstergesidir. Atatürk’ün “Bugün Sovyetler Birliği, dostumuzdur; komşumuzdur, müttefikimizdir. Bu dostluğa ihtiyacımız vardır… Fakat yarın ne olacağını kimse bugünden kestiremez. Bugün elinde sımsıkı tuttuğu milletler avuçlarından kaçabilirler. İşte o zaman Türkiye ne yapacağını bilmelidir… Bizim bu dostumuzun idaresinde dili bir, inancı bir özü bir kardeşlerimiz vardır. Onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız. Hazır olmak yalnız o günü susup beklemek değildir. Hazırlanmak lazımdır. Milletler buna nasıl hazırlanır. Manevi köprüleri sağlam tutarak. Dil bir köprüdür… İnanç bir köprüdür… Tarih bir köprüdür… Köklerimize inmeli ve olayların böldüğü tarihimizin içinde bütünleşmeliyiz. Onların bize yaklaşmasını beklemeyiz. Bizim onlara yaklaşmamız gerekir.” sözüyle ortaya koyduğu vizyon, bugün gerçeğe dönüşmektedir. Sizleri bu duygu ve düşüncelerle selamlıyorum. Başta Sarıkamış, Bakü ve Karabağ şehitlerimiz olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi şükranla, minnetle ve rahmetle anıyorum” dedi. Konuşmanın ardından şehitler için Kur’an-ı Kerim okundu ve dualar edildi.