Sanayileşmenin topluma dayatmalarından biri olan belki de en önemlisi beraberinde gelen çevre kirliliğidir. Uzun yıllardan bu yana bir kimlik arayışında

Sakarya’da bir hayalin daha sonuna geldik. Büyük umutlar ile gittiğimiz final maçında ne yazık ki bir kez daha hüsrana uğradık.

Bilindiği üzere bir süre önce Bandırma Kent Konseyi genel kurulu yapılmış Dr. Murat Ergöz başkanlığında yeni bir yönetim oluşturulmuştu. Göreve

Eskiden köy olan ancak çıkarılan büyükşehir yasasından sonra mahalle statüsü kazanan yerlerde Nisan ayının gelmesiyle bir zamanlar adı “kutlu doğum

Bandırmalılara derdin nedir diye sorsanız çok büyük oranda yollar, trafik ya da otopark yanıtını verecektir.  İsterseniz yollardan başlayalım. Yazılarımda sık

Yazılarımı takip edenler mutlaka anımsayacaktır, kısa bir süre önce Ordonat arazisinin satışı noktasında Bandırma’da Sivil Toplum Kuruluşlarının samimiyet testinden geçeceğini

Uzun bir süredir Bandırma stat istiyor diye feryat etse de takip ettiğim kadarıyla bu stat işi bence oldukça yaş!!! Hatırlayalım

6 Şubat günü yaşanan felaketin üzerinden 2 yıl geçti. Başka bir deyişle de beklenen Marmara depremine 2 yıl daha yaklaştık.

Siyasetçiler,  siyasetin zor ve pis bir iş olduğunu her geçen gün bize daha iyi gösteriyorlar. Siyaset iş midir diye soranlar

Atalarımızdan günümüze kadar gelen sözleri öylesine rast gele söylenmiş sözler değildir. Hepsi yaşanmışlıkların, tecrübelerin kelimelere dökülmüş halidir. Bu atasözlerinden biri