Nöbetçi Eczaneler
Bandırma Demokrasi Platformu düzenlediği basın açıklamasında 2026 bütçesinin emekçilere katkı yapmayacağını, hazırlanan bütçenin sermayeye yapıldığını ifade ettiler.
Demokrasi Platformu bileşenlerinin katıldığı basın toplantısında okunan metinde ” Ülkede derinleşen gelir eşitsizliği sonucunda zengin bir azınlığın servetine servet kattığı, halkın ise yoksulluğa, güvencesizliğe ve geleceksizliğe mahkûm edildiği bir dönemi hep birlikte görüyoruz, görmekle kalmayıp bizzat yaşıyoruz. Bütçeyi hazırlayanlar kaynakları zenginlere, doğal kaynakların peşkeşine ayırıyor; emekçiye ve emekliye ise kırıntı bile denemeyecek pay bırakılıyor. Bu eşitsizlik artık pervasızlıkla ve gözümüzün içine baka baka yapılıyor.
Ülkede kiraların bir asgari ücreti aştığı, maaşların en temel ihtiyaçları karşılayamaz hale geldiği bu günlerde tencereler kaynamıyor, eğitim ve sağlık çözülemeyen bir sorun olarak karşımızda duruyor. Halk nefes alamıyor. Milyonlarca insan geleceksizlik ve güvensizlik içinde yaşam mücadelesi veriyor. Bu şartlarda toplumun hiç bir kesimi sessiz kalmamalı.
SUSMA SUSTUKÇA SIRA SANA GELECEK
Patronların yüksek enflasyon ve işsizlik altında ezilen halkın yaşadıklarını bilmeleri mümkün değil, bu düzen onların kârını artırıyor. Tek bir yol vardır, emekçi ve emekli sınıf kardeşleriyle birlikte mücadele ederek haklarını almalıdır.
Ekonomik krizin temelinde üretimden koparılmış bir ülke gerçeği yer almaktadır, fabrikaların satıldığı, tarım ve hayvancılığın bitirildiği, hukukun ve demokrasinin rafa kaldırıldığı bir süreç yaşıyoruz. Bu koşullar nedeniyle kriz daha yıkıcı yaşanıyor ve bu yük taşınamaz hale geldi. Sermaye her gün zenginleşirken halk yoksullaşıyor. Bugün bıçak kemiğe dayandığı için buradayız. Maaşların enflasyon oranında dahi artırılmayacak, vergiler olağanüstü yükselecek, zenginlerin ödemesi gereken 2.5 trilyon liralık verginin yüzde 18’i muafiyet ve istisnalarla affedilecek. Mecliste bütçe görüşmeleri başladı tamda bahsettiğimiz şekilde görüşmeler ilerliyor; toplanan her 100 liralık verginin yalnızca 11 lirası sermayeden alınırken, geri kalan yük emekçilere bırakıldı. Vergilerin büyük kısmının faiz, teşvikler ve hazine garantilerine aktarılıyor, buna karşın kamu hizmetlerine ayrılan pay düşürülüyor. Bizden peşin alınan vergiler karşılıksız kalacak. Kalan kamu kurumları da tasfiye edilecek. O zaman biz neden vergi veriyoruz. İnsanca bir yaşam için asgari ücretin temel ücret olmaktan çıkarılmasını, insanca yaşamaya yetecek bir seviyeye yükseltilmesini, işsizliğin giderilmesini, enflasyonun düşürülmesini, adil ve eşit bir vergi düzeni kurulmasını talep ediyoruz. Hukukun üstünlüğü, demokrasi ve insan haklarındaki ihlaller sona ermeden ekonominin iyileşmeyeceğini biliyoruz, üretimden koparılan bir ülke yoksulluktan kurtulamayacaktır.
Emeklilerin açlık sınırının altında yaşamaya zorlandığını görüyoruz, bu bütçe emeklinin ömrüne göz koyanların bütçesidir, gençler de barınma, işsizlik ve gelecek kaygısı arasında sıkışmış durumdadır, bütçede gençlere yönelik politikalara yer verilmemiştir.
SERMAYEYE DEĞİL EMEKÇIYE BÜTÇE.
Milyonlarca insan sefalet içinde yaşarken, zengin bir azınlık için hazırlanan bütçeyi kabul etmiyoruz, halk için bütçe, demokratik Türkiye istiyoruz. Hep birlikte yüksek sesle dile getiriyoruz, Bütçeden Hakkımızı İstiyoruz!!” Dedi.