Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
Sosyal Medya
Avatar photo
Cemal Atabey

Bu Neyin Hayır yemeğidir?

Eskiden köy olan ancak çıkarılan büyükşehir yasasından sonra mahalle statüsü kazanan yerlerde Nisan ayının gelmesiyle bir zamanlar adı “kutlu doğum haftası” olan etkinlikler ambalajına uygun olarak “köy hayır yemekleri” adı altında tekrar başladı. Bilindiği üzere aziz peygamberimizin doğumu olarak kutlanan mevlid kandili Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Rebiul evvel ayının 12. Gecesi olarak kutlanıyor. Hicri takvime göre de bu tarih her sene değişiyor. Örneğin bu sene mevlid kandili 3 Eylül 2025 tarihine denk geliyor. Kutsal kitabımızda kandiller var mıdır? Kuran-ı Kerim’de sadece Kadir gecesi geçiyor konusunu bir kenara bırakmak istiyorum. Zira bu yazımın ana teması kandilleri irdelemek değil.

Peki senin derdin ne diye soracaksınız?

Her yıl Ramazan ayının farklı tarihlerde başladığı gerçeğinden yola çıkarak Mevlid Kandilinin de farklı tarihlerde kutlaması gerekirken ne hikmetse Diyanet işleri Başkanlığı yaklaşık 30 yıl önce Mevlid Kandilini 20 Nisan haftasına sabitleyerek o haftayı “Kutlu Doğum Haftası” olarak kutlatmaya başladı. O hafta kutlanan “23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı Haftası”na denk gelmesi de birilerine göre tesadüf gibi algılansa da bunun altında farklı düşünceler yattığına inananlardan birisiyim. Diyanet İşleri Başkanlığının hutbelerde Mustafa Kemal Atatürk’ü yok sayması, yayınladıkları bildirilerde ve hutbelerde adını geçirmemesi başka nasıl yorumlanabilir bilmiyorum. Kutlu Doğum Haftası tarihinin 20 Nisan Haftasına sabitlenmesinin bir başka nedeni olabilir mi? Okuyucuların araştırmasını isterim.

27 Nisan kimin doğum tarihidir, kimler bu tarihe bir anlam yüklüyor bilmek gerek. 2016 Hain FETÖ Kalkışmasının ardında 2017 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı Kutlu Doğum Haftası kutlamalarını bir sebepten dolayı takvimlerden çıkarıverdi!!! O tarihten sonrada köylerdeki Kutlu Doğum kutlamaları rafa kalktı.

Şimdilerde mahalle olan köylerde tekrar hayır yemekleri adı altında bu gelenek devam edilmeye başlandı. İşin garibi bu hayır yemeklerine protokolde tam kadro katılıyor. Tüm iyi niyetimle bu yemeklerin hayır yemeği olduğuna inansam da bu kez karşıma dinimizdeki israf gerçeği çıkıyor.

Kuran’daki İslam’ı yok sayan, kendi anlayışını İslam sayan Muaviye kendine çok görkemli bir saray yaptırır. Peygamber Efendimizi övgüsüne mazhar olan sahabe Ebu Zer’e sarayımı nasıl buldun diye sorar. Ebu Zer şöyle yanıt verir; “Bu sarayı kendi paranla yaptırdınsa İsraftır, yok devletin parasıyla yaptırdınsa Haramdır. “

Bu kıssadan yola çıkarak köylerde büyük paralar harcanarak yapılan yemekler de israftır. Sadece ihtiyacı olmayanların ve protokol üyelerinin katıldığı yemekler asla hayır yemekleri olamaz. Hayır yapmak isteyen muhtarlar ihtiyacı olmayanları doyurmayı bırakıp o paralar ile köylerindeki gerçek ihtiyaç sahiplerini sevindirmelidirler. Ben de diyorum ki, adına hayır yemeği denilen ama asla hayra vesile olmayacak yemekleri köylüler kendi paralarıyla yapıyorsa İsraftır, yok kamunun parasıyla yapıyorsa da Haramdır.!!!

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER